‘Çağımızın hastalığı’ hemoroid: Nasıl önleriz, nasıl başa çıkarız?

“`html

Hemoroid: Gizli Bir Sorunu Anlamak ve Önlemek

Hemoroid, halk arasında basur olarak bilinen, pek konuşulmayan fakat oldukça yaygın ve can sıkıcı bir sağlık sorunudur.

Bu durumu “çağımızın hastalığı” olarak nitelendirmek de mümkündür, zira hemoroid gelişimine yol açan pek çok unsur günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız faktörlerdir:

  • Uzun süre oturmak
  • Tuvalette aşırı zaman geçirmek
  • Hareketsiz yaşam tarzı
  • Obezite
  • Aşırı işlenmiş gıdalarla beslenmek
  • Yetersiz lif ve posa alımı
  • Yetersiz sıvı tüketimi
  • Artan stres düzeyi

Peki, hemoroid nedir, bu durumdan nasıl kaçınabiliriz ve sorunla karşılaştığımızda hangi adımları atmalıyız?

HEMOROİD NEDİR?

Atılım Üniversitesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Muharrem Öztaş, hemoroidi şöyle tanımlıyor:
“Genel cerrahi pratiğinde sıkça karşılaştığımız ve toplumda geniş bir yelpazeyi etkileyen bir hastalıktır. Semptomatik hale geldiğinde ciddi iş gücü kaybına neden olabilir ve hastaların konforunu büyük ölçüde bozabilir.”

Aslında hastalığın tanımı sadece “hemoroid” olarak yapmak yanlıştır. BBC Türkçe‘ye konuşan Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Feza Yarbuğ Karakayalı’nın açıklamasına göre:
“Hemoroid, anal kanal içinde bulunan damarlardan ve bağ dokusundan oluşan bir yapıdır. ‘Hemoroidim var’ demek yerine ‘Hemoroidal hastalığım var’ demek daha doğrudur.”

Doç. Dr. Öztaş, hastalığın gelişim sürecini açıklarken, “Zamanla hemoroidin sarkması ve genişlemesi sonucunda belirti vermeye başlar. Kaşıntı, ağrı ve kanama gibi şikayetlerin ortaya çıkması durumunda bu durumu hemoroidal hastalık olarak adlandırıyoruz” şeklinde bilgi veriyor.

Hemoroid ve Kabızlık
Hemoroidal hastalıktan korunmanın yolu kabızlığı önlemektir.

NE SIKLIKLA GÖRÜLÜYOR?

Sık rastlanan bir durum olmasına rağmen, bununla ilgili bilimsel verilerin eksikliği dikkat çekiyor. İyi huylu bir hastalık kategorisine girdiği için detaylı istatistik tutmak mümkün değil.

Dr. Muharrem Öztaş, hemoroidi apandisit, safra kesesi ve fıtık ameliyatlarıyla benzer bir süreçte değerlendirdiğini belirtiyor: “Bu tür hastalıklar, klinik pratiğimizin %70-80’ini oluşturuyor. Dolayısıyla sıklığını belirlemek oldukça zor.” Başkent İstanbul Hastanesi’nden Prof. Dr. Karakayalı ise hemoroidal hastalık şikayetiyle gelen genç hastaların sayısında artış gözlemlediğini açıklıyor. “Bu durum, hem gençlerin daha fazla dikkat göstermesi hem de hareketsiz yaşam tarzı ve yanlış beslenme alışkanlıkları ile ilişkilendirilebilir.”

Doç. Dr. Öztaş da genç hastalarla daha sık karşılaştıklarını ve yaş aralığının aşağı doğru kaydığını belirtiyor.

NASIL KAÇINABİLİRİZ?

Uzmanlar, hemoroidal hastalıklardan korunmanın en etkili yolunun kabızlığın önlenmesi olduğuna dikkat çekiyor. Doç. Dr. Özçan, “İnsanların tuvalet ihtiyaçlarını zorlanmadan, yumuşak bir şekilde gidermelerini istiyoruz” diyor.

Kabızlığın önlenmesi için lifli gıdalarla zengin bir beslenme düzeni, bol sıvı almak ve fiziksel aktiviteler yapmak kritik öneme sahiptir.

Tuvalet ve Alışkanlıklar
Uzmanlar, tuvalette uzun süre geçirmiş olan kişilerin hemoroidal hastalık riski artıyor uyarısında bulunuyor.

Prof. Dr. Karakayalı, sağlıklı tuvalet alışkanlıklarının önemini vurguluyor: “Uzun süre oturmak, tuvalet ihtiyacını ertelemek ve tuvalette telefon kullanmak gibi alışkanlıklar hemoroidal hastalık gelişimi için risk oluşturuyor.” Doç. Dr. Öztaş ise, karın içi basıncı artıran faktörlere dikkat çekiyor; özellikle gebelik dönemi kadınlar için geçici bir risk oluşturabilir.

TEDAVİ Yöntemleri

Yaygın bir yanlış anlama var; hemoroidal hastalık tedavisinde cerrahi müdahale her zaman ilk seçenek değildir. Doç. Dr. Muharrem Öztaş, “Hastalığın sebep olduğu belirtiler öncelikle göz önünde bulundurulmalıdır” der. Kabızlık gibi sorunlar varsa öncelikle bunların çözülmesi gerektiği vurgulanır. Eğer hastalar buna dikkat etmezse tedavi sonrası tekrar sorun yaşama ihtimali yüksektir.

Hastalık Belirtileri
Ağrı, kanama ve kaşıntı, hemoroid hastalarının en büyük şikayetleridir.
  • Stres yönetimi
  • Kabızlık için lifli beslenme
  • Fiziksel aktivite
  • Yeterli sıvı tüketimi

DOĞAL TEDAVİLER ETKİLİ Mİ?

Hemoroidal hastalık tedavisi için önerilen “doğal” çözümler konusunda dikkatli olunmalıdır. Uzmanlar, bu tür tedavilere güvenilmemesi gerektiğini belirtmektedir. Prof. Dr. Karakayalı, “Hemoridal hastalıklar ciddiye alınması gereken durumlardır. Bilinmeyen maddelerin makat bölgesine sürülmesinin fayda sağlamayacağına inanıyoruz” dedi.

Dr. Muharrem Öztaş ise, “Günümüzde etkili ilaç ve cerrahi yöntemler mevcut. Bu nedenle ek arayışlara gerek yoktur” mesajını veriyor.

KANAMA DURUMUNDA NE YAPMALIYIZ?

Prof. Dr. Karakayalı, rektal kanamanın ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan önemli açıklamalarda bulunuyor. “Sadece hemoroid kaynaklı olduğunu düşünmek son derece yanıltıcıdır. Kolon ve rektal kanserlerin %15’i 50 yaş altındaki bireylerde görülmektedir. Rektal kanama yaşanırsa derhal bir uzmana danışmak gerekmektedir.”

Kanama Durumunda Uzman Önemi
Rektal kanama durumunda uzman kontrolü şarttır.

Doç. Dr. Öztaş, “Rektal kanama yaşayan kişilerin akıllarında kanser endişesi oluştuğunu” ifade ediyor. Ayrıca, Özcan, 45 yaş üstündeki hastalar için kolonoskopinin rutin bir kontrol aracı olması gerektiğini belirtiyor.

“`

Related Posts

Canan Karatay önerdi… İşte ekmek yerine tüketilmesi gereken tek besin

Prof. Dr. Canan Karatay, ekmek tüketimine sert çıkıp kahvaltıda ekmek yerine “Maraş cevizi” önerdi. Ancak bu öneri sosyal medyada hem destek hem de tepki gördü.

Bazı gıdalar migreni tetikliyor mu?

Bazı gıdalar migreni tetikliyor mu?

Kulağınıza soğan koyup bekletin: O sorundan eser kalmıyor

Mutfakların vazgeçilmez lezzeti soğan, yemeklerden salatalara, böreklerden çorbalara kadar pek çok tarifte yer alıyor. Limon ve baharatla sade şekilde bile tüketilebilen soğan, sağlığa olan faydalarıyla da biliniyor. Ancak soğanın bugüne kadar pek duyulmamış, şaşırtıcı şifa özellikleri de var.

Kavurucu sıcakta bunlara dikkat!

Sıcaklar arttı; bebekler ve yaşlılarla sıcakta çalışmak zorunda kalanlar, spor yapanlar, kalp, akciğer ve böbrek hastaları risk altında. Uzman tavsiyesi: İçecekleri ‘buz gibi soğuk’ içmeyin. Şekerli içeceklerle çay ve kahve içmeyi azaltın. Aniden soğuk suya atlamayın. Günde 2-2,5 litre su için. Terletmeyen giysiler giyin. Yağlı yemeklerden kaçının. Spor sonrası klimalı ortamlardan uzak durun.

Uzmanından yaz aylarında gebelere ‘sıvı tüketimi’ uyarısı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Uzm. Dr. Göktuğ Alakuş, havaların mevsim normalleri üstünde seyrettiğini belirterek, hamilelere 2,5-3 litre günlük sıvı alımı önerdiklerini söyledi.

PSA testi: Her yüksek değer kanser demek değil

PSA testi yıllardır prostat kanserini erken yakalamanın yolu olarak görülüyor ama her yüksek değer kötü haber anlamına gelmiyor. Bazen düşük PSA’ya rağmen kanser çıkabilir. Bazen de yüksek PSA, sadece iyi huylu bir büyümenin ya da enfeksiyonun işaretidir.